Röportaj

Haktankaçmaz: Muhtarlar icra değil rica makamıdır

Muhtarlar Günü dolayısıyla değerlendirmelerde bulunan Şanlıurfa Muhtarlar Derneği Başkanı İbrahim Halil Haktankaçmaz, vatandaşların muhtarlardan tüm sorunları çözmesini beklediğini ancak muhtarların icra makamı olmadığını vurguladı.

"19 Ekim Muhtarlar Günü" dolayısıyla değerlendirmelerde bulunan Şanlıurfa Muhtarlar Derneği Başkanı ve Ertuğrul Gazi Mahallesi Muhtarı İbrahim Halil Haktankaçmaz, muhtarların yaşadıkları sorunları dile getirdi.

Haktankaçmaz, muhtarların icra makamı olmadığını vurgulayarak vatandaşların muhtarları yanlış anladığını ve her sorunun çözümünü muhtardan beklediğini dile getirdi.

Muhtarların görevlerinin talepleri ilgili kurumlara iletmek ve takip etmek olduğunu söyleyen Haktankaçmaz, kendilerine gelen tebligatları vatandaşlara ulaştırmak zorunda olduklarını, fakat bunun bir icra görevi olmadığını ifade etti.

Haktankaçmaz, dijitalleşme ve kırtasiye işlemlerinin artmasıyla birlikte muhtarların iş yükünün önemli ölçüde arttığını vurguladı.

"Muhtarlık kurumu tam kurumsallaştırılmasa da iyileştirme noktasında iyi şeyler yapıldı"

Haktankaçmaz, "Muhtarlık kurumu tam kurumsallaştırılmasa da iyileştirme noktasında iyi şeyler yapıldı. Maaşların asgari ücret seviyesine çekilmesi, sigortaların yaptırılması, muhtarlıklarda bir talep yoğunluğu yaşattı. Halkımız, muhtarların iş yükünün azaldığını düşünüyor ama tam aksine iş yükümüz biraz daha fazlalaştı. Hem kırtasiye hem de dijital ortamda muhtarlık daha da ağırlaştırıldı. Muhtarların icra makamı olmadığını, rica makamı olduğunu bir türlü halkımıza anlatamıyoruz. Herhangi bir talepte muhtara söylenir, muhtar da ilgili kuruma götürür, talebi sunar ve takip eder. Muhtarın icra yönü yoktur fakat halkımız, 'muhtar isterse her şey olur' düşüncesindeler. Muhtarlar olarak bizim de gücümüzün yettiği yerler var, yetmediği yerler var. O doğrultuda vatandaşlarımızın muhtara bu düşünceyle gelmelerini tavsiye ediyorum." dedi.

“Vatandaşın haberi olmadığı takdirde ciddi cezai müeyyidelerle karşılaşabiliyor"

Tebligatlarla ilgili de sorun yaşadıklarını ifade eden Haktankaçmaz, "Bir diğer büyük sorun da belki dikkate alınmayacak bir şey: tebliğ kartları ile ilgili. Bakın, bu tebligatların hepsi bugün geldi. Onlarca tebligat getiren arkadaş uçağı, hastanın evlerine gidiyor, evde olmadığı için muhtarlığa getirip bırakıyorlar. Muhtar da bunları imza karşılığı almakla yükümlüdür. Almadığı zaman suçlu durumuna düşer. Bununla alakalı kanun böyle fakat bununla alakalı vatandaşların mağduriyeti var. İcra ile alakalı veya mahkeme ile alakalı tebligat geliyor ve bunların belli bir süresi var. Bu süreçte itiraz edemediği için suç şahsın üzerine kalır. Bununla alakalı pasaportlarda, kimlik değiştirmelerde gönderilen kargo takip mesajları gibi mesajların gelmesi sistemi e-tebligat üzerinden uygulanabilir. En azından vatandaşın bilgisi olur. Vatandaşın haberi olmadığı takdirde ciddi cezai müeyyidelerle karşılaşabiliyor. Ciddi problemlerden biri de bu. Bazen vatandaş gelip bize hesap bile soruyor. 'Bu tebligat geldi, bize niye getirmedin?' diye. Benim getirme gibi bir yükümlülüğüm yok. Postacı adrese gidip bunu tebliğ ettikten sonra, eğer şahıs adreste yoksa bana getirir. Ben de postacıdan bunu teslim almak zorundayım fakat bunu bizzat takip edip vatandaşın evine götürmek gibi bir zorunluluğum yoktur." diye konuştu.

"Mahalle adına genel anlamda alınan kararların hiçbirinde muhtarlar yoktur"

Mahalle temsilcisi olmasına rağmen mahalle adına genel anlamda alınan kararların hiçbirinde muhtarların olmadığını vurgulayan Haktankaçmaz şöyle devam etti:

"Genel anlamda konuşacak olursak, muhtarların mahalle temsilcisi olmasına rağmen mahalle adına genel anlamda alınan kararların hiçbirinde muhtarlar yoktur. Eğitimle alakalı adrese dayalı sistem üzerinden okul bölüşmeleri oluyor. Adamın evi okulun yanında ama o okula çocuğunu gönderemiyor. Bu tür konularda sıkıntı yaşıyoruz. Bunu defaatle yetkililere söylememize rağmen, muhtarlarımızı herhangi bir yere çağırmadılar. Bırakın muhtarları, oda başkanlarımızı bile çağırmadılar. En azından bir başkanımızı çağırsalardı bu konuda bizler de muhtarları bilgilendirebilirdik. Buna benzer birçok durum var. Mecliste alınan kararlar, sağlıkla ilgili alınan kararlar, eğitimle ilgili alınan kararlar... kurumların da bizleri bilgilendirmesi lazım."

"Mahalleye kimin geldiğini, kimin gittiğini bilemiyoruz"

Haktankaçmaz, "Bir de genelde değişmesi gereken adres kayıtları ile alakalı bir kanun var. Adres değişikliğinin muhtarlar tarafından yapılması gerekiyor. Bu bize yük mü? Tabii ki yük. Bizim iş yükümüzü arttırıyor fakat Nüfusun (Nüfus Müdürlüğü) yapması bizi bir yerde köreltiyor çünkü mahallemizi tanıyamıyoruz. Mahalleye kimin geldiğini, kimin gittiğini bilemiyoruz. Mahalleli ile bu konu konuşulduğunda, 'Mahalleli olur mu, sen nasıl bu şahsı tanımıyorsun?' diye beni uyarıyor. Fakat benim mahallemde 20 bin kişi oturuyor. Bunun kaydını da ben yapmadığım için tanıyamıyorum. Kayıtları yine Nüfus yapabilir fakat yaptığı kayıtlarla alakalı muhtarlarla iletişim halinde olabilir. Gelen şahıs suçlu biri olabilir, suça meyilli biri olabilir ve bunlardan benim bilgim olursa benim de buna göre bir önlem alma imkanım olur. Ama maalesef bu konuda bizim bir bilgimiz olmadığı için mahalleye giren çıkan kimdir, necidir, muhtarların haberi olmuyor. En büyük şikayetlerimizden biri de bu." dedi.

"Artık muhtarlıkları kurumsallaştırmak lazım"

Muhtarlıkların kurumsallaştırılması için çağrı yapan Haktankaçmaz son olarak şunları söyledi:

"Muhtarlıkların kaldırılmasından çok, muhtarların iki ayrı işte çalışmalarını ben doğru bulmuyorum. Belki çalışan muhtarlarımız bana kızacaktır ama hem kurumda çalışıyor hem muhtarlıkta çalışıyor. Ya muhtarlığını yapmıyor ya da kuruma işe gitmiyor. Aynı şey kaymakamlıklar için de geçerli. Artık muhtarlıkları kurumsallaştırmak lazım. Asgari ücret var, sigorta var. Bizim istediğimiz muhtarlık görevinin düzgün yapılması ve muhtarlığa bir kalitenin gelmesi gerekir." (İLKHA)