TBMM'de basın toplantısı düzenleyen HÜDA PAR Genel Başkan Vekili ve Gaziantep Milletvekili Şahzade Demir, gündemdeki konulara dair değerlendirmelerde bulundu.
Basın açıklamasına 6 Şubat 2023’te meydana gelen depremlerde vefat edenlere rahmet dileyerek başlayan Demir, depremzedelerin mağduriyetlerinin henüz giderilmediğini belirtti. Demir, “En öncelikli konularımızdan biri depreme hazırlık olmalıdır.” dedi.
“2024 yılında ödenen faiz tutarı, 36 yıldır GAP’a aktarılan yatırımlardan daha fazla”
Açıklamasının devamında GAP projesine ilişkin değerlendirmelerde bulunan Demir, “Güneydoğu Anadolu bölgesinde 9 ili kapsayan GAP projesinin 36. yıl dönümündeyiz. GAP kapsamında 22 baraj ve 19 hidroelektrik santrali, sulama şebekelerinin yapımı ile 1,8 milyon hektar alanın sulamaya açılması, yılda 27 milyar kilovat-saat hidroelektrik enerji üretimi ile ülke enerji ihtiyacının büyük bir bölümünün karşılanması öngörülmüştür. 2023 yılı itibariyle 14 hidroelektrik santral, 18 baraj, 1.496,3 km ana sulama kanalı hizmete hazır hale getirilerek 664 bin hektar tarım alanı sulamaya açılmıştır.” ifadelerini kullandı.
Güneydoğu Anadolu Projesi’nin bir yılan hikayesine döndüğünü ifade eden Demir, konuşmasına şöyle devam etti: “Strateji ve Bütçe Başkanlığının yayınlamış olduğu yatırım programında GAP için 2024 yılında 536 milyon, 2025 yılında 659 milyon TL ayrılmıştı. 1992-2023 yılları arasındaki 30 yılda 2023 yılı fiyatlarıyla 1 trilyon 429 milyar TL yatırım yapıldı. 2025 yılında merkezi bütçeden tüm yatırımlara 1 trilyon 444 milyar TL bütçe ayrıldı. Sadece 2024 yılında ödenen faiz tutarı, 36 yıldır GAP’a aktarılan yatırımlardan daha fazla. Yılan hikayesi diye aslında buna denir.”
“Çiftçilerimiz gübre tüccarlarına mahkûm edilmemeli”
“GAP artık tamamlanmalı, daha fazla toprak suya kavuşturularak tarımsal üretim artırılmalıdır.” diyen Demir, “Öte yandan tarımsal üretimin artırılması için maliyetlerin düşürülmesi hayati öneme sahiptir. Bu bağlamda özellikle yüksek gübre fiyatları, çiftçileri zor durumda bırakmaktadır. 2025 yılında gübre fiyatlarına yüzde 10 oranında zam yapıldı. 2020 yılında DAP gübrenin tonu 4 bin TL iken şu an 6,5 katı artarak 26 bin TL olmuş durumda. 2023 yılında gübre ithalatına ödenen tutar 2 milyar 387 milyon dolar, 2024 yılında 1 milyar 715 milyon dolardı. Gübre ham maddesinin döviz kuru ve tedarik zincirinde yaşanan sorunlardan dolayı sürekli artması yerli gübre üretimine geçişi zorunlu kılmaktadır. Çiftçilerimizin gübre tüccarlarına mahkûm edilmesinin önüne geçilmelidir.” şeklinde konuştu.
“Maliyet artışlarının önüne geçilmeli ve üretim öncelenmelidir”
Yatırıma ayrılması gereken bütçenin faize harcandığına dikkat çeken Demir, “2024 yılında tarım desteklemeleri için merkezi bütçeden 101 milyar TL ödenek sağlanırken aynı yıl faize bu bütçenin 19 katı kadar pay ayrılmıştı. 2025 yılında tarım desteklemeleri için merkezi bütçeden 164 milyar TL ödenek ayrılırken yine aynı yıl faize bu bütçenin 12 katı kadar pay ayrıldı. Bütçenin önemli bir kısmının üretimi artırmak için yapılması gereken yatırımlara değil de faiz ödemelerine gitmesi, Türkiye için büyük bir kayıptır. Bu kısır döngü mutlaka kırılmalı, maliyet artışlarının önüne geçilmeli ve üretim öncelenmelidir.” dedi.
“İkinci Nekbe planına karşı Ürdün ve Mısır’ın karşı duruşu önemlidir”
ABD Başkanı Donald Trump'ın, Gazze’deki Filistinlilerin Mısır ve Ürdün'e sürgün edilmesi planına ilişkin değerlendirmelerde bulunan Demir, “Gazze’de ABD ve Siyonist terör rejimi eliyle etnik temizlik hedeflendiğini itiraf etmiştir. İkinci Nekbe planına karşı Ürdün ve Mısır’ın karşı duruşu önemlidir. Ancak Gazze’de 15 aydır devam eden soykırıma karşı İslam dünyasının pasif tavrı ikinci sürgün planına karşı mücadeleyle ilgili de endişelere sebebiyet vermektedir.” ifadelerini kullandı.
“Terör rejiminin işgal faaliyetleri güçlü yaptırım ve fiili müdahaleyle durdurulmalı”
İslam dünyasına birliktelik çağrısında bulunan Demir, konuşmasına şöyle devam etti: “Bir buçuk yıldır devam eden soykırımda yurtlarını terk etmeyen ve direnmeye devam eden Gazze halkı, terör rejimi ve finansörü ABD’nin bu planını da boşa çıkaracaktır. Ancak İslam dünyası bölgeyi dizayn etmeye yönelik bu planlara karşı artık güçlü bir irade ortaya koymalıdır. Suriye, Lübnan ve Filistin’i işgal girişiminde bulunan, Batı Şeria ve Gazze’de etnik temizlik planlayan terör rejimi ve emperyalist ABD artık durdurulmalıdır. Bunun tek yolu da ihtilafların bir kenara bırakılıp İslam İşbirliği Teşkilatı çatısı altında güçlü bir ittifak oluşturmaktan geçmektedir. Ülkeler yaptırım ve müdahaleden korkmadan emperyalist güçleri ülkelerinden kovma iradesine sahip olmalıdır. Terör rejiminin işgal faaliyetleri güçlü yaptırım ve fiili müdahaleyle durdurulmalıdır.”
“Bölge ülkeleri birbirleriyle iş birliği yapmalı”
“Gazze halkı 15 aydır dünyanın en gelişmiş silahlarına karşı direnmeyi başararak siyonistlere diz çöktürmüştür.” diyen Demir, konuşmasının devamında, “Bölge ülkeleri bu iradeden cesaret alarak emperyalistlerle değil, birbirleriyle iş birliği yapmalı, kendi ulusal güvenliklerini de tehdit eden bu planlara birlikte karşı koymalıdır. Aksa Tufanı, bölge ülkelerinin güçlü bir şekilde varlıklarını ortaya koymalarının yegâne yolunun işgal rejimi ile normalleşmeyip tam aksine işgalcilerin karşısında durarak mümkün olduğunu bir kez daha ortaya koymuştur.” diye belirtti. (İLKHA)