DÜNYA

İzzeddin El-Kassam Tugayları: HAMAS'ın büyük komutanı, Gazze lideri Yahya Sinvar'ı en yüce makama uğurluyoruz

Şehid İzzeddin El-Kassam Tugayları, yayımladığı mesajda, "İslami Direniş Hareketi HAMAS'ın büyük komutanı, Gazze lideri Yahya Sinvar "Ebu İbrahim’i” en yüce makama uğurluyoruz. O, Mescid-i Aksa'nın ve halkımızın meşru haklarının savunulmasında kahramanca çarpışarak şahadete ulaştı." açıklamasını yaptı.

Şehit İzzeddin El-Kassam Tugayları, Şehid Yahya Sinvar için taziye mesajı yayımladı. Yayımlanan mesajda "Komutanımız "Ebu İbrahim" onurlu bir cihad hayatı sürmüştür. Esaretinden hemen sonra cihad yoluna devam etmiş ve hiçbir zaman dinlenmeyi kabul etmemiştir. Hamas'ın askerî operasyonlarını denetlemiş ve Kudüs yolunda direnişin cephelerini birleştirmede önemli bir rol oynamıştır. Gazze'de liderlik yaptığı dönem, harekete davet, siyaset ve askerî alanda yeni bir sıçrama yaratarak "Aksa Tufanı" ile taçlandırmıştır." ifadelerine yer verildi.

Şehid İzzeddin El-Kassam Tugayları tarafından Şehid Yahya Sinvar için yayımlanan taziye mesajının tam metni şöyle:

"Bismillahirrahmanirrahim 

"Allah yolunda öldürülenleri ölü sanmayın; bilakis onlar diridirler, Rableri katında rızıklandırılırlar." 

Ey Mücahit Filistin halkımız... Ey Arap ve İslam ümmetinin kitleleri: 

Hareketimizin, halkımızın canlarını ve kanlarını Allah yolunda adayan liderleri, mücahitlerinin önünde şehitlik kervanına katılması bizler için bir onurdur. Komutanımız, işgalci düşmanla kahramanca çarpışarak şehit olmuştur, Gazze'nin korkak düşmanları için kolay bir lokma olacağını sananları hayal kırıklığına uğratmıştır.

Komutanımız "Ebu İbrahim" onurlu bir cihad hayatı sürmüştür. HAMAS'ın askerî ve güvenlik organlarının kurucu nesli arasında yer almış, ardından işgal zindanlarında yirmi yılı aşkın bir süre esir kalmış ve "Vefa El-Ahrar" anlaşmasıyla başı dik bir şekilde özgürlüğüne kavuşmuştur.

Esaretinden hemen sonra cihad yoluna devam etmiş ve hiçbir zaman dinlenmeyi kabul etmemiştir. Hamas'ın askerî operasyonlarını denetlemiş ve Kudüs yolunda direnişin cephelerini birleştirmede önemli bir rol oynamıştır. Gazze'de liderlik yaptığı dönem, harekete davet, siyaset ve askerî alanda yeni bir sıçrama yaratarak "Aksa Tufanı" ile taçlandırmıştır. Aynı zamanda ulusal ilişkiler ve ortak direniş faaliyetleri açısından da önemli bir dönüm noktası olmuştur. Büyük komutan İsmail Heniye'nin şehadetinden sonra, hareketin hem iç hem de dış liderliğini devralmıştır.

Direnişin kalbindeki hareketimiz Hamas, Filistin halkının cihad tarihinde ve ümmetimizin yürüyüşünde büyük ve belirleyici bir mücadeleye girmeye karar verdiğinde, bağımsızlığın bedelinin çok yüksek olduğunu biliyordu. İşgalcilerinden kurtulmadan önce her milletin ödediği bedeli ödemeye hazırdı, halkının haklarını işgalciye karşı savunarak liderlerimizi ve askerlerimizi feda etmeye gönüllü oldu. Cihadımız, Filistin tamamen kurtulana, son Siyonist kovulana kadar durmayacak ve meşru haklarımız geri alınana kadar sürecek. "Aksa Tufanının” birinci yılından sonra halkımızın pes etmemesi ve Siyonist işgalcilerin tüm vahşi soykırım suçlarına rağmen boyun eğmemesi bunun en büyük kanıtıdır.

Bu zalim düşman, Sinvar, Heniye, Nasrallah, Aruri ve diğer büyük direniş liderlerini öldürerek direnişin ateşini söndürebileceğini ya da geri adım attırabileceğini zannediyorsa yanılıyor. Direniş, halkımızın meşru hedeflerine ulaşana kadar sürecek ve şehadet, liderlerimizin en büyük arzusu olacaktır. Onların kanı, kurtuluş yolunu aydınlatacak ve düşmanları yok edecek bir ateşe dönüşecektir. Liderlerimiz ardında, Filistin'in ve Mescid-i Aksa'nın işgalden arındırılmasına kadar işgale karşı savaşmaya kararlı yüz binlerce mücahit bırakmıştır. Allah’ın izniyle düşmanı topraklarımızdan temizleyeceğiz." (İLKHA)