Sağlık

Karne, çocuğun öz güvenini doğrudan etkileyebilir!

Uzman Klinik Psikolog Eda Ergür, karnedeki notların çocuğun tüm potansiyelini ya da değerini yansıtmadığını göz önünde bulundurmanın önemli olduğunu belirtti.

Milyonlarca öğrencinin heyecanla beklediği yaz tatili başlıyor. Bazı öğrenciler iyi karne notlarıyla bu heyecanı katlarken bazıları da kötü notlar nedeniyle endişeli.

Çocuk Ergen Uzman Klinik Psikolog Eda Ergür, ailelerin karneye nasıl anlam yüklenmesi gerektiğini değerlendirdi.

"Karne notlarının çocuğun değerini yansıtmadığı unutulmamalı"

Karnenin, yalnızca çocuğun o dönem boyunca elde ettiği akademik başarıyı, yani çocuğun bir dönem boyunca sergilediği çabasını yansıttığını hatırlatan Ergür, "Karnedeki notların çocuğun tüm potansiyelini ya da değerini yansıtmadığını göz önünde bulundurmak önemlidir. Bu sebeple çocuğa yaklaşımda da çabaya vurgu yapmak, destekleyici ve yapıcı yorumlarda bulunmak gerekir ki çocuk kendilik değerini karne notlarıyla ölçümlemesin ve çaba sarf etmeye devam edebilsin. Ailenin karne karşısında sergilediği tutum ne kadar yapıcı ve destekleyici olursa, çocuğun sağlıklı bir öğrenme süreci yaşamasına o kadar katkıda bulunacaktır." dedi.

Çocuklar, notlarını çaba göstererek değiştirebileceklerini fark etmeli

Çocukların karneyi, bir dönem boyunca sergiledikleri akademik performanslarının bir yansıması olarak görmeleri gerektiğine dikkat çeken, "Ancak bu değerlendirme sürecinde notların olumlu da olsa olumsuz da olsa geçici olduğunu ve çaba göstererek değiştirebileceklerini fark etmeleri gerekir. Karneyi değerlendirirken çocuğa kendi akademik ve kişisel hedeflerini belirlemesinde ve de bu hedeflere ulaşmak için plan yapmasında destek olmak önemlidir; böylece çocuğun sorumluluk duygusu ve içsel motivasyonu güçlenir." önerisinde bulundu.

"Karne ile çocuğun öz güveni doğrudan etkilenebilir"

Karnenin çocukların özgüvenini doğrudan etkileyebileceğini vurgulayan Uzman Klinik Psikolog Eda Ergür şöyle devam etti:

"Karne çocuğun öğrenme sürecinde elde etmiş olduğu başarıyı yansıtır; somut bir şekilde başarıyı derecelendiren karne ile çocuğun öz güveni doğrudan etkilenebilir. Başarılı bir karne alan çocuğun özgüveninin yükseleceği gibi daha düşük notların olduğu bir karne alan çocuğun özgüveni olumsuz etkilenebilir. Başarı ve yeteneklerini fark eden ve içselleştiren çocuğun kendine inancı güçlendikçe gelecekteki hedeflerine ulaşmak adına daha cesur adımlar atması da kolaylaşır. Diğer tarafta düşük notları olan çocuğun ise kendisini yetersiz hissederek özgüvenini ve öğrenme motivasyonunu kaybedebileceğini söyleyebiliriz. Bu sebeple çocukların öz güvenlerini korumaları ve geliştirebilmeleri için akademik performanslarına dair verilen geribildirimlere özen göstermek gerekir."

Düşük karne notları için çocuklar eleştirilmemeli

"Karnesinde zayıf notlar olan çocuğa yaklaşımda dikkatli olmak oldukça önemlidir; zira çocuk sahip olduğu potansiyele dair kuşku duyarsa çaba sarf etmez ve ilerleyen dönemde de başarıya ulaşması imkânsız hale gelir." diyen Ergür, bu sebeple karnesinde düşük notları olan çocuğa karşı sakin ve anlayışlı bir tutumla yaklaşmak gerektiğini söyledi.

Sakin ve eleştirel olmayan bir dil kullanarak karne notlarının nedenlerini anlamaya çalışmanın, çocukla konuşarak hangi konularda ve neden zorlandığını belirlemenin ve birlikte çözüm yolları aramanın faydalı olacağına değinen Ergür, "Çocuğa karnedeki notların geçici olduğunu belirterek; düzeltmek için yapılabilecekler konusunda birlikte çözüm aramak çocuğun motivasyonunu ve öz güvenini destekleyecektir. Öğrenme uzun bir süreçtir ve bu süreçte çocuğun zorlukları aşabilmesi için ebeveynlerinin ve öğretmenlerinin desteğine ihtiyacı vardır." dedi.

Başarıya gereğinden fazla anlam yüklenmesi stres ve kaygıya neden olabilir

Karnesi çok iyi olan çocuğa yaklaşımda da dikkatli davranmak gerektiğini vurgulayan Uzman Klinik Psikolog Eda Ergür, "Başarıya gereğinden fazla anlam yüklenmesi ya da her zaman en iyi performansı sergilemesi gerekliliği gibi aşırı baskı yaratan tutumlardan kaçınmak gerekir. Bu gibi tutumlar çocuğun kendilik değerini yalnızca başarı ile ilişkilendirmesi ya da yoğun stres ve kaygı yaşaması gibi sorunlara yol açabilir. Çocuğun başarısını ve çabasını dengeli, yapıcı, destekleyici ve motive edici bir yaklaşımla karşılamak gerekir. Doğru ve dengeli bir tutum ile başarılarının takdir edilmesi, çocuğun aşırı baskı hissetmeden motivasyonunun sürmesine destek sağlayabilir." şeklinde konuştu.

Ödül, çocuğun ilgi alanına yönelik seçilmeli

Karne sonrası çocuğunu ödüllendirmek isteyen ailelere de önerilerde bulunan Uzman Klinik Psikolog Eda Ergür sözlerini şöyle tamamladı:

"Ödüllendirmede maddi ödüller yerine çocuğun ilgi alanına yönelik, çocuk için motive edici olan, paylaşımı destekleyici ödüller tercih edilmelidir. Çocukların başarılarını takdir etmek, motivasyonlarını güçlendirir. Bu sebeple ödüllendirme ile çocuklar hem takdir edilmeyi deneyimler hem de motivasyonları desteklenir. Ödüle karar verirken, çocuğun fikrini almak ve ödülün amacını vurgulamak uygun bir yaklaşım olacaktır. Ödül, çocuğun yaşına ve ilgi alanına uygun seçilmelidir, örneğin kitaplar, etkinlikler, hobilerine yönelik malzemeler, birlikte geçirilebilecek özel zamanlar, görülmek istenen bir yere seyahat gibi maddi ödüllerin dışında ödül belirlemek daha sağlıklı olacaktır." (İLKHA)