Gündem

Peygamber Sevdalılarından "3 Ağustos" mesajı: Canımız ve malımızla direnişin saflarına katılmalıyız!

Peygamber Sevdalıları Vakfı, Şehit İsmail Heniyye'nin  3 Ağustos çağrısı dolayısıyla yayımladığı mesajda, "Filistin halkının imdadına lebbeyk demeli, canımız ve mallarımızla bu mukaddes direnişin saflarına katılmalıyız. Kürd’ü, Türk’ü ve Arap’ı ile hangi milletten olursa olsun tüm dünya halklarını Filistin davasına sahip çıkmaya, Filistin davası için bedel ödemeyi göze almaya, fedakârlık yapmaya çağırıyoruz." dedi.

Peygamber Sevdalıları Vakfı, HAMAS Siyasi Büro Şefi Şehit İsmail Heniyye'nin, şehadetinden hemen önce 3 Ağustos'ta dünya genelinde yapılmasını istediği Gazze ile dayanışma daveti üzerine bir mesaj yayımladı.

Mesajın başında, "Hem size ne oldu ki, Allah yolunda ve çâresiz bırakılan erkekler, kadınlar ve çocuklar uğrunda (O'nun rızâsı için) savaşmıyorsunuz? Onlar ki: “Rabbimiz! Bizi halkı zâlim olan bu şehirden çıkar, bize tarafından bir sâhib gönder ve bize tarafından bir yardımcı gönder!” diyorlardı. (Nisa-75)" ayetine atıfta bulunuldu.

Gazze ve bütün Filistin’de insanlık tarihinin en büyük dramlarından birinin yaşandığı belirtilen açıklamada, "Batı dünyasının ve İslam düşmanı tüm şer yönetimlerin desteğini arkasına alan Siyonist haydutlar, Siyonist teröristler hiçbir sınır, uluslararası hiçbir hukuki ve ahlaki kural tanımadan Müslüman Filistin halkına soykırım uygulamaktadırlar. Kadın, çocuk, genç, yaşlı, hasta, sivil dinlemeden Filistin halkını vahşice katletmekte, onları açlığa mahkûm etmektedirler." denildi.

On aydır Müslüman Filistin halkı için, Gazze halkı için güvenli hiçbir yerin kalmadığı ifade edilen açıklamada, "Çoğu kadın ve çocuk olmak üzere şehitlerimizin sayısı yüz bine dayanmış durumdadır. Binlerce kayıp ve yüzbinlerce yaralı var. Yüz binlercesi ise dünyanın en büyük hapishanesinde, korkunç bir muhasara altında aç ve susuz, başlarını sokacakları bir evleri olmadan, tedaviden mahrum, bulaşıcı hastalıklarla boğuşarak hayatta kalma mücadelesi vermektedir." diye belirtildi.

Açıklamada, işgal altındaki topraklarda, siyonistlerin kurdukları esir kamplarında, zindanlarda tutsak edilen on binlerce Filistinli esirin ise korkunç işkenceler altında tutulduğu, her türlü insani haktan mahrum bırakıldığı, tüyler ürperten uygulamalar altında yaşamaya çalıştıkları kaydedildi. Açıklamada, her gün işgal altındaki zindanlarda Filistinli esirlerin şehadet haberlerinin geldiği bildirildi.

"Sadece Filistinlilerin savaşı değil, bu savaş bütün ümmetin savaşıdır"

Büyük şeytan Amerika’nın ve İslam düşmanı Avrupa ülkelerinin sınırsız desteğini arkasına alan siyonistlerin, bu vahşi saldırıları tüm İslam dünyasına yaymaya çalıştığına işaret edilen açıklamada,  şu değerlendirmelerde bulunuldu:

Siyonistler, İslam dünyasının başındaki korkak, ürkek liderler ve işbirlikçi yönetimlerin derin sessizliği altında bu savaşın, bu saldırı ve istilanın Batı uygarlığını koruma uğruna olduğunu haykırmaktan çekinmemektedirler. Bu savaşın İslam ve Müslümanlara karşı, İslam medeniyetini durdurup yenilgiye uğratmak adına yapıldığını tüm dünyaya ilan etmektedirler.

Siyonist rejimin Başbakanı Netanyahu, Amerikan Senatosunda, tüm dünyanın canlı izlediği ve senatodaki tüm senatörlerin, milletvekillerinin onlarca defa deliler gibi alkışladığı konuşmasında, 'Biz israil Batı dünyasının ileri cephesiyiz. Bu bir medeniyetler savaşıdır. Biz Gazze’de kazanamazsak tehlike Amerika’nın kapısına dayanır. Amerika için, Batı için kazanmak zorundayız.' ifadelerini kullanmaktadır.

Amerika, İngiltere, Fransa ve bütün Batı dünyası, dünyadaki bütün İslam düşmanı rejimler Siyonistlerin bu korkunç soykırımını tereddütsüz desteklemekte, savaş gemileriyle, uçak filolarıyla Siyonistlere fiili destek vermekte, onlar da savaşa katılmaktadırlar.

Çünkü bu savaş tereddütte mahal bırakmayacak şekilde hakla batılın savaşıdır. İslam medeniyetiyle İslam dünyasını esir alıp sömürmek isteyen barbar Batı uygarlığının savaşıdır. Bu savaş Kudüs’ün ve Mescid-i Aksa’nın özgürleşmesini isteyenlerle başkenti Kudüs olan büyük bir Yahudi devleti kurmak isteyen küfür cephesinin savaşıdır.  Sadece Filistinlilerin savaşı değil, bu savaş bütün ümmetin savaşıdır."

"Canımız ve mallarımızla bu mukaddes direnişin saflarına katılmalıyız"

Ümmetin, bu savaşta tüm gücüyle Gazze’nin, Filistin’in yanında durması, Kudüs davası etrafında birleşmesi, İslam dünyasını istila etmek isteyen Amerika ve Avrupa’ya dur demesi gerektiğine dikkat çekilen açıklamada, "Müslümanlar Gazze’de kazanmak zorundadırlar. Müslümanlar Siyonistleri yenilgiye uğratmak zorundadırlar. Eğer Siyonistler Filistin’de, Gazze’de kazanırlarsa İslam dünyasının hiçbir coğrafyası güvende olamaz. Sıra İslam dünyasının diğer topraklarına gelmeden, bu vahşi soykırım kapımıza dayanıp çocuk ve kadınlarımız topluca katledilmeden, şehirlerimiz Amerika’nın ve müttefiklerinin füzeleri altında harabeye dönmeden Müslüman Filistin halkının yardımına koşmalıyız. Onların imdadına lebbeyk demeli, canımız ve mallarımızla bu mukaddes direnişin saflarına katılmalıyız. Kürd’ü, Türk’ü ve Arap’ı ile hangi milletten olursa olsun tüm dünya halklarını Filistin davasına sahip çıkmaya, Filistin davası için bedel ödemeyi göze almaya, fedakârlık yapmaya çağırıyoruz." denildi.

"Tek gündemimiz Gazze olsun"

Açıklamanın devamında şu çağrılarda bulunuldu:

"Ey Müslüman halkımız! Gazze özgürleşinceye kadar, Siyonistler zelil bir şekilde yenilgiyi kabul edip vahşet ve katliamlarına son verinceye kadar, Siyonistlerin zindanlarındaki esir kardeşlerimiz evlerine dönünceye kadar tek gündemimiz Gazze olsun! Her gün meydanlarda olalım! Her türlü imkânı kullanarak yöneticilerimiz üzerinde baskı kurarak Gazze ve Filistin için onları harekete geçmeye çalışalım. Canımızla, malımızla, dilimizle, duamızla Filistinli kardeşlerimizin direnişine ortak olalım. Tüm gücümüzle İslam ümmetinin en azgın düşmanları olan Siyonistlere, onların destekçilerine, sahip oldukları firmalara, o firmaların ürünlerine, yerli ve yabancı olduklarına bakmadan ambargo uygulayalım. Onları ekonomik olarak çökertmeye çalışalım. Paramızla Siyonistlerin soykırımına ortak olmayalım!"

Açıklamada son olarak, "Peygamber Sevdalıları olarak bu meydanlardan tüm dünyaya haykırıyoruz; asla Müslüman Filistin halkını terk etmeyeceğiz. Gazze özgürleşinceye kadar, direniş kazanıncaya kadar meydanları boş bırakmayacak, kardeşlerimizin feryatlarını tüm dünyaya duyurmaya, acılarına ortak olmaya çalışacağız. Ne pahasına olursa olsun, bedeli ne olursa olsun, Siyonistlerin ve onların yerli işbirlikçilerinin saldırılarına, linç kampanyalarına aldırmadan Kudüs davasını omuzlayacak, bu mukaddes davaya canımızla, malımızla ve imkân bulduğumuz her şeyle sahip çıkacağız." (İLKHA)