Filistin

Ramanlı: HAMAS hareketi elbette içinden yine liderler yetiştirecektir

Şehid İsmail Heniyye'nin cenaze merasimine katılmak üzere Katar'ın başkenti Doha'da bulunan HÜDA PAR Sözcüsü ve Batman Milletvekili Serkan Ramanlı, Rehber TV'nin haber programına canlı yayında katılarak Doha'daki atmosferi değerlendirdi.

İran'ın başkenti Tahran'da kaldığı konutta uğradığı suikast sonucu şehid edilen HAMAS lideri İsmail Heniyye için Katar'ın başkenti Doha'da geniş katılımlı bir cenaze merasimi gerçekleştirildi.

Şehid Heniyye için cenaze merasiminin düzenlendiği başkent Doha'daki İmam Abd al-Wahhab Camii'nde Cuma namazının ardından cenaze namazı kılındı.

HÜDA PAR Genel Başkanı Zekeriya Yapıcıoğlu, Genel Başkan Vekilleri Şahzade Demir, Halef Yılmaz, Genel Başkan Yardımcı Faruk Dinç ile birlikte cenaze merasimine iştirak eden Parti Sözcüsü Serkan Ramanlı, Rehber TV'de canlı yayımlanan haber bültenine katılarak değerlendirmelerde bulundu.

İsmail Heniyye'nin şehadeti vesilesiyle dünyanın dört bir tarafından temsilciler, siyasi partilerden, sivil toplum kuruluşlarından, devlet yetkililerinden pek çok ismin bugün Doha'da bulunduğunu aktaran Ramanlı, "Bizler de Şehid Heniyye'nin cenaze merasimine katılmak için Doha'ya geldik. Sayın Genel Başkanımızın başkanlığındaki bir heyetle şu anda buradayız. Elbette Türkiye'den gelen heyetler ile birlikte farklı siyasi partilerden temsilciler de var." diye konuştu.

Cuma namazının hemen ardından Şehid İsmail Heniyye'nin cenaze namazına iştirak ettiklerini aktaran Ramanlı, ardından defin merasimine katıldıklarını söyledi.

Doha'da Şehid Heniyye'nin ailesinin yanı sıra HAMAS yetkilileri bir araya geldiklerini dile getiren Ramanlı, Doha'da dünyanın dört bir tarafında İslam için mücadele eden pek çok hareketin temsilcisi ile bir araya geldiklerini söyledi.

"Çok büyük mücahitler yetiştiren bu hareket, elbette içinden yeni liderler yetiştirecektir"

Ramanlı, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Evet hüzün vardı, insanlar gözyaşlarını tutamadılar ama biz şunu biliyoruz, buradaki herkesin ortak kanaati bu: Şehid İsmail Heniyye'nin mekânından bizim şüphemiz yok. İnşallah Rabbim onu şehitlerle haşreder ve onu cennetiyle mükafatlandırır. Kalan bizlerin imtihanını nasıl geçireceği, nasıl bir akıbetle bu dünyadan göçeceği esas önemli. Elbette HAMAS için, Müslümanlar için, dünya mazlumları için çok büyük bir kayıp. Ama emin olabilirsiniz geride binlerce İsmail Heniyye bıraktı Şehit İsmail Heniyye. Bugün belki bayrağı Halid Meşal'e devretmiş oldu şehadetiyle. Ama biz inanıyoruz, biliyoruz ta Şeyh Ahmet Yasin'den bu tarafa çok büyük önderler, çok büyük mücahitler yetiştiren bu hareket, elbette içinden yine mücahitleri, yine liderleri yetiştirebilmek kabiliyetine sahip bir potansiyeli var. Umuyoruz ve diliyoruz ki, İsmail Heniyye'nin şehadeti zalim siyonist işgalci rejimin de sonunun bir habercisi, bir müjdecisi olsun."

"siyonistlerin gücü; askeri, istihbari ve beşerî gücünden gelmiyor, Müslümanların dağınıklığından geliyor"

Heniyye'nin şehadeti hakkında değerlendirmelerde bulunan Ramanlı, "Evet tabii ki güvenlik açıklarından bahsedilebilir, siyonistlerin sinsi hilelerinden, desiselerinden, tuzaklarından bahsedilebilir. Ölüm haktır, ölüm gelecek. Esasında ölümün nasıl geldiği önemli. Ve Şehid'in nasıl bir miras bıraktığı, kalan insanlara nasıl bir ortam bıraktığı önemli. İsmail Heniyye hem yaşantısıyla öncü, önder, rehber; hem de şehadetiyle öncü, önder ve rehberdir. Evet bugün de birçok temasta dile geldi, siyonistlerin gücü kendi askeri, istihbari ve beşerî gücünden gelmiyor, Müslümanların dağınıklığından geliyor. Yani Müslümanların birlik olamamasından, vahdet içerisinde hareket edememesinden kaynaklanıyor." diye konuştu.

"Biz zaferlerle, mazlumların sevinç gözyaşlarıyla bir araya gelmek istiyoruz"

Artık ümmet olarak sadece matemlerde bir araya gelmek istemediklerinin altını çizen Ramanlı, "Evet bugün belki buraya binler aktı. Cenaze merasimine katılanlar, defin işlemlerine katılmak isteyenler burada bir araya geldiler, bu şehadet vesilesiyle bir araya geldiler. Ama bunun askeri, siyasi ayaklarının da olması lazım. Bu birlikteliğin, beraberliğin sadece matemleri beraber karşılayan topluluk olmaktan çıkıp askeri ve siyasi bir güce evrilmesi lazım Müslümanların hatta dünyadaki bütün mazlumların. Eğer öyle olmazsa zalimler sürekli mazlumların kanını akıtmaya devam edecek, topraklarını işgal etmeye devam edecek. Ve bizler belki de sadece yas tutacağız. Biz sadece yas tutmak istemiyoruz, sadece kayıplarımızın ya da şehitlerimizin cenazeleri başında bir araya gelmek istemiyoruz. Zaferlerle de mazlumların sevinç gözyaşlarıyla da bir araya gelmek istiyoruz. Bunun da yolu elbette vahdet içerisinde olmaktır, birlik ve beraberlik içerisinde olmaktır, mazlumdan yana cesaretli bir tavır sergilemek istiyoruz." dedi. (İLKHA)