Röportaj

STK temsilcileri: Vahdet ve direnişle zafere ulaşacağız

Adana'da çeşitli sivil toplum kuruluşları (STK) temsilcileri, Gazze'de yaşanan soykırımı değerlendirerek kurtuluşun, vahdet ve hiçbir desteği esirgemeden direniş cephesinin yanında olunmasıyla gerçekleşebileceğini ifade ettiler.

Gazze'de yaşanan soykırıma karşı kıyam meşalesini geçtiğimiz yıl 7 Ekim günü yakan direnişin öncüsü HAMAS,  tam bir yıldır siyonist tişgalcilere karşı efsanevi bir mücadele sergilemektedir.

Bununla beraber işgalci katiller, çocuk, kadın, ihtiyar demeden vahşi bir katliama imza atmaktadır. Soykırıma karşı sessiz kalmayan STK temsilcileri, İLKHA muhabirine değerlendirmelerde bulundular.

Peygamber Sevdalıları Adana Koordinatörlerinden Orhan Erkuş, Mekteb Eğitim ve Kültür Derneği Başkanı Ramazan Erdem ve Adana Umut Kervanı Derneği Başkan Yardımcısı Cevdet Dizlek, yaptıkları konuşmalarla boykot ve eylemlere destek çağrısında bulundular. 

"Siyonizm'in tarihe karışabilmesi için yapılan her eylem ve her slogan değerlidir"

Peygamber Sevdalıları Adana Koordinatörlerinden Orhan Erkuş, Aksa Tufanı'nın ümmete ve insanlığa büyük dersler verdiğini belirtti.

Erkuş, "Aksa Tufanı, saf ve temiz bir cihadın nasıl yapılacağını ümmetin tamamına gösterdi. Ebu Ubeyde'nin, 'Bizi tedirgin eden düşmanın sayıca çokluğu değil, bu kadar leşi nereye defnedeceğimizdir.' sözü ile korkusuzluğu öğrettiler. Direniş ekseni, mezhebi tartışmaları bir kenara bırakarak cihad edildiğinde nasıl muazzam bir birlik oluşacağını gösterdi. Sadece Kudüs'ün özgürlüğü için çalışıldığında, Allah'ın işlere bereket kattığını gördük." dedi.

Erkuş, işgalcilerin "yenilmez" imajının sarsıldığını vurgularken, "Demir Kubbe'nin nasıl delindiğini, Mossad'ın nasıl rezil olduğunu gösterdiler. Bu başarı, kardeşlik ve vahdetle sağlandı. Allah'a sırtını dayayanlara yardımın ne kadar yakın olduğunu da öğrendik." ifadelerini kullandı.

Erkuş ayrıca, Müslümanların boykot ve eylemlerle direnişi desteklemeleri gerektiğini belirterek, "Bizim yapmamız gerekenler belli; boykot yapacağız, kınayacağız, yürüyeceğiz ve mücadelemizi ortaya koyacağız. Sokakları ve meydanları boş bırakmayalım, direnişin yanında olmamız bile onlar için büyük bir moral kaynağıdır. Filistin'in ayakta kalabilmesi ve siyonizmin tarihe karışabilmesi için yapılan her eylem ve her slogan değerlidir." şeklinde konuştu.

"Mescid-i Aksa, Müslümanların itikadi bir meselesidir"

Mekteb Eğitim ve Kültür Derneği Başkanı Ramazan Erdem ise, Mescid-i Aksa'nın Müslümanların itikadi bir meselesi olduğunu hatırlatarak, "Mescid-i Aksa, sıradan bir toprak ya da mescit meselesi değildir. Allah, Peygamberimizi oradan Miraç'a yükseltti ve orayı mübarek kıldı. Bu yüzden Mescid-i Aksa'nın özgürlüğü, Müslümanların üzerine bir borçtur. İslam ümmeti, 1948'den beri israilin zulmü altında Kudüs'ün esaretiyle yaşıyor." diye belirtti.

"Müslüman ülkelerin yöneticileri, bu tufana dâhil olmalı"

Erdem, işgalci siyonistlerin 7 Ekim'de değil, 1948'de saldırılara başladığını belirterek, "Gazze'deki müminler, israilin 'aşılamaz' olarak lanse edilen Demir Kubbe'sini delip geçti. Mossad'ın her şeyi bilmediğini, sadece Allah'ın her şeyi bildiğini gösterdiler. Müslüman ülkelerin yöneticileri, bu tufana dahil olmalı ve Kudüs'ün özgürlüğü için cihad etmeli. İslam ümmeti olarak, meydanlara çıkmalı ve boykotlarla mücadelemizi sürdürmeliyiz." açıklamalarna yer verdi.

"Boykot ve direnişe yöneik yardımlarımızı sürdüreceğiz"

Adana Umut Kervanı Derneği Başkan Yardımcısı Cevdet Dizlek de STK olarak Gazze'deki Müslüman kardeşlerine destek olmak için çalışmalarını aralıksız sürdürdüklerini söyledi.

Dizlek, "7 Ekim'den bu yana hiç ara vermeden elimizden gelen gayreti gösteriyoruz. İlk boyut insani yardım; halkımız bu konuda duyarlı ve desteklerini esirgemiyorlar. İkinci boyut ise boykot; dernek olarak insanları israil mallarını boykot etmeye çağırıyoruz. Üçüncü boyut ise, meydanlarda fiilen bulunmak; Adana'daki eylemlere katılıyor ve kardeşlerimizle birlikte direnişi destekliyoruz."  ifadelerini kullandı.

Dizlek, sözlerine şu şekilde devam etti:

"Müslümanların meydanları boş bırakmaması, boykotlara katılması ve direnişe destek vermesi büyük önem taşıyor. Elimizden gelen ne varsa ardımıza koymadan mücadelemizi sürdürmeliyiz. Yarın Allah bizden hesap sorduğunda, en azından boykota destek verdiğimizi ve elimizden geleni yaptığımızı söyleyebilmeliyiz." (İLKHA)