Waddah Khanfar: Lübnan ve Gazze'de gerçeği aktardıkları için gazeteciler katlediliyor Waddah Khanfar: Lübnan ve Gazze'de gerçeği aktardıkları için gazeteciler katlediliyor

Diyarbakır'daki İslami STK'lar, Türkiye limanlarından siyonist işgal rejimiyle ticaret ve sevkiyatın devam etmesini, basın açıklamasıyla protesto etti.

15 Temmuz Şehitler Parkı'nda toplanan Diyarbakır İslami Sivil Toplum Kuruluşları adına basın açıklamasını, Diyarbakır Genç İHH Başkanı Ali Fuat Bilgin okudu.

Mukaddes toprakları kan gölüne çeviren katil siyonist çetenin, bir yılı aşkın bir süre zarfında izzetli Gazze halkını dize getiremediğini belirten Bilgin, siyonistlerin çocuk, kadın ve sivil katliamı dışında onurlu direniş erlerine en ufak bir zarar bile veremediğini ifade etti.

Bilgin, "Dünyanın gözleri önünde işgal çetesi, ABD'nin de desteğiyle insanlık adına ne varsa yakıp, yıkıp, tahrip ediyor. Buna karşı ise Gazze halkı dünyanın şerefini kurtarmak için varoluş mücadelesi veriyor. Bizler de bu direnişe destek vermek için 394 günü aşkın bir süredir meydanlardayız. Kardeşlerimizin yalnız olmadığını dualarımızla, sloganlarımızla, açıklamalarımızla ve infaklarımızla bütün dünyaya ilan ediyoruz." dedi.

"Gazzeli mücahitler tüm imkânsızlıklara rağmen tarih yazmaya devam ediyor"

Gazze savaşının, tüm algıları, mevcut kavramları alt üst ettiğini ve uluslararası yapıların işlevsizliğini gün yüzüne çıkarttığını belirten Bilgin, "Devasa siyonist orduyla ve onun işbirlikçileri karşısında Gazze'nin her yerinde müthiş bir şekilde direnen mücahitler, tüm imkânsızlıklara ve yalnızlığa rağmen tarih yazmaya devam ediyorlar. Onlar mücadeleleri ve ödedikleri bedeller ile örnek bir duruş sergilemeye devam ediyorlar." ifadelerini kullandı.

Bilgin, "Gazze'de Cebaliye'de katliam var ama aynı zamanda izzetli bir direniş var. Umudumuzu kaybetmeyeceğiz. Aksa Tufanı, israilin yenilmez sanılan ordusu ve istihbaratını yerle bir etti. Dünyanın bütün güçleri bir araya geldi ama bir avuç imanlı Kassam Tugaylarını yıkamadı. Gazze'deki direniş imanın ne büyük bir güç olduğunu bizlere göstermiştir. Batının bizlere sunduğu modern köleliğin karşısında sadece Allah'a kul olmanın ne büyük bir şeref olduğunu Gazze’deki direniş bizlere göstermiştir." diye konuştu.

"Limanlarımızı bu eli kanlı teröristlerin kullanmasına izin vermeyin"

Daha önce de katil siyonist rejimle her türlü ilişkinin kesilmesi gerektiğini birçok eylemlerinde dile getirdiklerini hatırlatan Bilgin, şöyle devam etti:

"Hükümetin geç kalmış olmasına rağmen katil devletle ticari ilişkilerini sonlandırmasından büyük memnuniyet duyduğumuzu tekrardan hatırlatmak istiyoruz. Ancak israile tonlarca mühimmat (silah) taşıyan MV Kathrin gemisi şu an Haydarpaşa limanındadır. İstanbul'daki kardeşlerimiz bu gemiyi ifşa etti. Geminin bir an önce limanımızdan defolup gitmesini istiyoruz.

Denizlerdeki siyonist şirket ZIM, Filistin işgalinin başından beri siyonistlere mühimmat taşıyan bir şirket olmuştur. İşgal rejiminin her zaman sadık bir ortağı olmuştur. İsrail ordusuna ve hükümetine verdiği desteği hiç saklamadı. ZIM CEO'su Glickman, israilin yanında olduklarını bütün gemilerinin israilin ordusunun ihtiyaçları için seferber edileceğini ifade etti ve buradan şunu söylüyoruz: ZIM olsun ve yahut başka bir şirket olsun, israile mühimmat taşıyan hiçbir gemi ve şirketi limanlarımızda istemiyoruz; defolup gitsinler. "

Yetkililere de seslenen Bilgin, "Allah için artık bu siyonistlerle ve işbirlikçilerle ticaret yapmayınız ve bunlara bir dur deyiniz. Limanlarımızı bu eli kanlı teröristlerin kullanmasına izin vermeyin. Üç beş günlük dünyanız için ahiretinizi satmayınız. Toraklarımızda NATO bahanesiyle katil devlet dahil batıya hizmet ettiğinden hiç şüphe etmediğimiz İncirlik ve Kürecik üslerinin de bir an önce kapatılmasını bekliyoruz." diye ekledi. (İLKHA)

Kaynak: ilkha