İstanbul'un Güngören ilçesinde Genç Osman Kültür Merkezinde gerçekleştirilen program, Selim Batur'un Kur'an-ı Kerim tilavetiyle başladı.
Kerbela ve Gazze'yle ilgili sinevizyon gösterisiyle devam eden programda Gazeteci Yazar Zülküf Yel, günün anlam ve önemine ilişkin bir konuşma gerçekleştirdi.
Onlara karşı gerekli olan duruşu ortaya koymuyoruz
Kerbela hadisesinin insanlık tarihinin en acı hadiselerinden bir tanesi olduğunu söyleyen Yel, "İmam Hüseyin'i katledenleri şiddetle lanetliyoruz. Olaya sessiz kalanları da şiddetli bir şekilde kınıyoruz. Biz Kerbela olayını bir mektebe dönüştürmediğimiz için duruş iradesi ortaya koymadığımız için maalesef kendi çağımızdaki zalimlere karşı gerekli olan duruşu ortaya koyamıyoruz. Yani tarihte yaşamış olan zalimleri lanetlerken, onları mahkûm ederken, kendi çağımızda yaşayan zalimlere karşı gereken duruşu ortaya koyamıyoruz. Neden? Çünkü tarihte yaşamış olan zalimleri lanetlemek onları mahkûm etmek bizim için kolay ama kendi çağınızdaki zalimlere karşı ayağa kalkmamız ise bir bedel gerektirdiğinden dolayı maalesef o bedeli ortaya koyamıyoruz." diye konuştu.
Gazze'nin Kerbela'dan hiçbir farkı yoktur
Kerbela için söylenecek çok şeyin olduğunu ama şimdi gözlerimizin önünde yeni bir Kerbela yaşandığını söyleyen Yel, "Bugün Gazze'yi, gözlerimizin önünde adeta bir Kerbela gibi yaşadığımızdan dolayı biz bunu Kerbela'yla özdeşleştirmek suretiyle ele almak istiyoruz. Değerli Müslümanlar! Bugün Gazze'nin Kerbela'dan hiçbir farkı yoktur. Dünün Kerbela'sı neyse bugünün Gazze'si de de aynı şeydir. İslam ümmetine ve Müslümanlara bakıyoruz. Adeta Kerbela'da İmam Hüseyin ve yarenleri nasıl ki yalnızlığa terk edilmişse, çok az sayıda Müslüman hariç. Bugün iki milyar Müslüman, adeta bu hadiseyi o Kerbela'dakilerin zilletiyle seyrediyor. Maalesef ortadaki tablo budur." şeklinde konuştu
Kerbela, zulme ve egemen güçlere karşı başkaldırının simgesi olan bir mekteptir
Yezid'i ve ordusunu lanetlediğini belirten Yel, "Kerbela hadisesine sessiz kalanları lanetliyoruz. Ama Gazze'ye gelince Gazze için bir şey yapmıyoruz. Kerbela sadece tarihi bir olay değildir. Kerbela aslında tarihin dönüm noktası olan bir mekteptir. Mazlumların zulme ve egemen güçlere karşı başkaldırısının simgesi olan bir mekteptir. İşte bunu bir mekteple ele almak lazım. Hazreti Hüseyin'in kıyamını bugün işte böyle okumak lazım. Mesajını kendi asrımızda yaşayıp gelecek nesillere taşımamız lazım. İşte Kerbela'yı anlamak budur. Emin olun ki, Kerbelalar unutulduğu müddetçe, Hüseyin'in vermiş olduğu mesaj çerçevesinde okunmadığı müddetçe, bu zulümler devam edecektir. Kerbela hadiseleri devam edecektir. Tekrar tekrar Kerbelalar yaşanacaktır. Her bir Kerbela unutulduğu zaman bunlar yeni birer Kerbela'nın habercisi olacaktır.'' ifadelerini kullandı.
Kerbela'nın vermiş olduğu mesajı günümüze taşımamız lazım
Yel," O halde diyoruz ki madem biz belli bir anlayışa, duruşa ve mektebi anlayışa sahip isek o halde Kerbela'nın vermiş olduğu mesajı günümüze taşımamız lazım. Bugün Müslümanlar Gazze'de kuşatılmışsa dünyanın müstebitlerinin desteklemiş olduğu siyonistler, Gazze'de kardeşlerimizi kuşatmışlarsa bizim de Hüseyin'i bir ruh ile orada kuşatılmış olan Hüseyin'in mesajına sahip çıkan onun takipçilerine, onun fedailerine sahip çıkmamız lazımdır.'' dedi.
Kerbela'da susuzluktan şehit olan çocuklar ile Gazze de açlıktan şehit olanlar arasında ne fark vardır?
Ortada bir vaka olduğunu söyleyen Yel, son olarak şöyle konuştu: "Biz bakıyoruzki, ortada bir vaka var. Herkesin gönlü onlardan yana ama ayağa kalkmak yok. Herkes birisini sorumluluk almaya davet ediyor. Her ne hikmetse bu sorumluluk kervanının rehberliğini yapma noktasında kimse ayağa kalkmıyor. Maalesef ortada böyle bir sorun var. Emin olun ki bunun vebali çok büyüktür. Kerbela'da o hadise yaşandığı zaman birçok Müslüman o hadiseyi çok daha sonra öğrendi. Öğrendikleri zaman da iş işten geçmişti. Bugün Gazze'ye baktığımız zaman bütün dünyanın gözleri önünde canlı yayında insanlar katlediliyor. Açlıktan ve susuzluktan şehit oluyorlar. Kerbela'da susuzluktan ölen çocuklar ile Gazze'de susuzluktan ölen çocuklar arasında Allah aşkına ne fark var?" şeklinde konuştu. (İLKHA)
