Siyonist işgal rejimi tarafından bir yıldan fazladır soykırıma maruz kalan Gazze, maalesef ne dünya ülkelerinin ne de halkların gündeminde eskisi kadar yoğun bir şekilde yer almıyor.

Suriye'de yaşanan gelişmelerin son günlerde yoğun bir şekilde konuşulması ve yardım kuruluşlarının dahi yoğunlaşmasıyla biraz gölgede kalan Gazze, kan ağlamaya, siyonist işgalin saldırıları altında inlemeye devam ediyor.

Gazze'de yaşananların unutulmamasına dair İLKHA muhabirine değerlendirmede bulunan Emekli İmam Cemal Çınar, Müslümanlar için akidevi bir sorumluluk olması nedeniyle Kudüs ve Mescid-i Aksa'nın hiçbir zaman gündemden düşürülmemesi, başka gündem ve gelişmelerin gölgesinde kalmaması gerektiğini söyledi.

"Hiçbir olay Gazze ve Filistin'de yaşananları göz ardı edecek kadar etkili olamaz"

Ümmetin bir araya gelerek Mescid-i Aksa etrafında kenetlendiği günü görme temennisiyle konuşmasına başlayan Çınar, "Mescid-i Aksa ve Kudüs, Kâbe'nin kıble olmasından önce Müslümanların kıblesiydi. Müslümanların kıble anlayışı, bir istikamet ve olaylara bakış açısıdır. Yani sadece bedenen yönelme değil bir irade ve duruş sergileme manasındadır. Müslümanların eski kıblelerini gündemden düşürmeleri demek dünyadaki olaylara bakış açılarının değişmesi demektir. Mescid-i Aksa, Filistin ve Gazze'yi gündeminden düşüren bir toplum dünya gündeminden düşer. Bundan yüzyıllar önce Yahudiler Filistin ve Mescid-i Aksa'yı gündemlerinde tutup dünyaya hâkim oldular. Şu anda dünyadaki tüm adımlar, tüm siyaset israilin atacağı adımlar üzerine kuruludur. Şu adan dünyadaki tüm siyaset Kudüs üzerinden dönüyor. Kudüs meselesinde kim neredeyse orada kendisine bir yer tayin ediyor. Kudüs, adeta insanlığın ortak paydası, Müslümanların da tevhidi anlamda değeridir. Hiçbir olay, hiçbir çatışma, hiçbir savaş Gazze ve Filistin'de yaşananları göz ardı edecek kadar etkili olamaz." diye konuştu.

Prof. Dr. Aşık: Nilüfer Çayı etrafındaki topraklar, sağlığını kaybediyor Prof. Dr. Aşık: Nilüfer Çayı etrafındaki topraklar, sağlığını kaybediyor

Siyonist işgal rejiminin Müslümanların sessizliğinden faydalanarak azgınlaştığını, bu azgınlıklar karşısında Müslüman olmadıkları halde vicdan ve akıl sahibi olan insanların bir araya gelerek tepki gösterdiklerini belirten Çınar, Allah'a iman eden bir ümmetin Kudüs ve Gazze'de yaşananları herhangi meselenin gölgesinde kalacak şekilde bir tutum sergilemelerinin doğru olmayacağını söyledi.

"Kudüs dünyanın dengesidir, onu elinde tutan dünyayı elinde tutar"

Çınar, "Burası bir vatan parçası, bir bölgenin işgali değil Müslümanların iradesi, bakış açılarının odak noktasıdır. Dünyayı bir okyanusa benzetecek olursak Kudüs bir damladır. O damlayı kim okyanusa düşürmüşse oluşacak dalgalar onun hesabına okyanusa yayılır. Ümmet Mescid-i Aksa'ya değil kendi kimliklerine, vatanlarına, bulundukları ülkeye, namuslarına, dinlerine, iffetlerine sahip çıkabilmeleri için Kudüs'ü savunmak zorundalar. Kudüs, dünyanın dengesidir. Kim onu elinde tutmuşsa dünyanın dengesini onlar ellerindedir. Kim Kudüs'ü gündeminden düşürmüşse Allah da onları gündemden düşürmüştür." şeklinde konuştu.

"Müslümanlar israil ve işbirlikçilerine ait firmaları boykot etmeye devam etmeli"

İşgal rejimi ve destekçilerinin ürünlerinin boykot edilmesi konusunda hassas olunması gerektiğini belirten Çınar, "Hazreti Musa Firavun ile savaşırken kendisinden kat kat ekonomik üstünlüğü olan Firavun ve Haman'ın mallarının yok olması için Allah'a el açıyor. Yani onları boykot ediyor. Hazreti Musa'nın Firavun'un malını boykot etmesi akidevi bir meseledir ve nübüvvetin bir noktasını temsil ediyor. Müslümanların da israil ve destekçilerinin, onlarla iş birliği içerisinde olan şirketleri, fabrikaları protesto etmeleri ümmet kimliğine sahip çıkmaktır." dedi.

"Filistin her yerde gündem edilmeli, ümmetin istikametini kaybetmemesi adına bu konu gündemden düşürülmemeli"

Dünyanın farklı ülkelerinde problemler yaşansa da Gazze ve Mescid-i Aksa'nın Müslümanların birinci gündemi olması gerektiğini vurgulayan Çınar, son olarak şu ifadeleri kullandı:

"Öyle inanıyorum ki israilin en çok üzerinde durduğu konulardan birisi Müslümanların öldürülen Müslümanların ölümüne alışmalarıdır. Bu bir stratejidir. Müslümanlar mutlaka israilin ilk günlerde yaptığı saldırılarda olduğu gibi aynı heyecan ile Filistin'e yönelik yardımlarını sürdürmeleri gerekir. Bunu ders halkalarında, derneklerde, vakıflarda, partilerde, partiler kendi kongrelerinde, bir hatibin olduğu her yerde Gazze gündem olmalı. Konuşmacı konuşmasına Filistin ile başlayıp Filistin ile bitirmeli. Ta ki bu meseleyi birbirimizin kalbine yerleştirelim. Ümmetin istikametini kaybetmemesi adına bu konu gündemden düşürülmemeli. Filistin'e yönelik yardımların ciddi oranda azaldığına ilişkin de yardım yapan kuruluşlardan şikayetler var. İsrail saldırılarını arttırdıkça Müslümanların da yardımlarını arttırması gerekir." diye konuştu. (İLKHA)

Kaynak: ilkha