Nasrallah, işgalci siyonist rejimin Salı ve Çarşamba günleri binlerce çağrı cihazı üzerinden gerçekleştirdiği bombalı saldırıların ardından bir konuşma yaptı.

Salı günü yaşananların, binlerce çağrı cihazının israil düşmanı tarafından hedef alınması ve eş zamanlı olarak havaya uçurulması olduğunu söylelen Nasrallah, "Düşman bu süreçte tüm kontrolleri, kırmızı çizgileri ve yasaları aştı ve ahlaki ve hukuki olarak hiçbir şeyi umursamadı. Bombalamalar, çok sayıda sivil, kadın ve çocuğun bulunduğu hastanelerde, eczanelerde, marketlerde, evlerde, kamuya açık yollardaki arabalarda gerçekleşti." dedi.

"Bu büyük ve güçlü darbenin kendilerini yıkmadığını ve yıkmayacağını" vurgulayan Nasrallah,, "Daha sağlam, kararlı, vaatli ve tüm risklerin üstesinden gelebilecek hale geleceğiz." açıklamasını yaptı.

"Düşmanın dünya çapında geniş bir halk kesimi tarafından kullanılan cihazları hedef aldığına" dikkat çeken Nasrallah, "Sonra düşman Çarşamba günü nerede olduklarına aldırış etmeden kablosuz cihazları havaya uçurarak karşılık verdi ve bu saldırganlık sonucunda çocuklar, kadınlar ve siviller de dahil olmak üzere onlarca şehit yükseldi ve binlercesi farklı şekilde yaralandı." ifadelerini kullandı.

İşgalci düşmanın Salı ve Çarşama günkü saldırılarda çağrı cihazı ve telsiz kullanan 5 bin kişiyi dakikalar içinde tamamen öldürmeyi hedeflediğini belirten Nasrallah, bu durumun işgalin işlediği suçun seviyesini gösterdiğini kaydetti.

Yetimler Vakfı Tanzanya'da, Kur'an aşıklarına Kur'an-ı Kerim dağıttı Yetimler Vakfı Tanzanya'da, Kur'an aşıklarına Kur'an-ı Kerim dağıttı

Nasrallah, "Hiç şüphe yok ki, güvenlik ve insani açıdan büyük bir darbe aldık ve Lübnan'daki direniş tarihinde eşi benzeri görülmemiş, aynı zamanda Lübnan ve Siyonist düşmanla çatışma düzeyinde eşi benzeri görülmemiş bir darbe aldık. Teknik ve güvenlik soruşturma komiteleri oluşturduk ve tüm hipotezleri inceliyoruz ve yarı bir sonuca ulaştık sayılır." diyerek soruşturmanın şirketten üretime, nakliyeye ve Lübnan'daki prosedürlerden dağıtıma kadar titizlikle incelendiğini vurguladı.

Şehitlerin ailelerine taziyelerini, yaralılara ise şifa temennilerini ileten Nasrallah, saldırıyı kınayan tüm ülkelere ve yetkililere teşekkür etti.

Nasrallah, şunları kaydetti:

"Yaşananlar bizim kararlılığımızı, komuta kontrol sistemimizi, hazırlığımızı veya cephelerdeki varlığımızı etkilemedi; aksine gücümüzü ve varlığımızı artıracak.

Lübnan cephesi, Filistin direnişinin sahip olduğu en önemli müzakere araçlarından biridir.

Düşman, bu cepheyi durdurmak için öldürerek ve yok ederek Lübnan hükümetine ve direnişe baskı yapmaya çalışıyordu.

Direniş pozisyonuna ve hedefine sadık kaldı ve bu, düşmanın neden gidebileceği en yüksek suç seviyesine başvurduğunu açıklıyor.

Salı günü resmi ve gayri resmi kanallardan saldırının amacının Lübnan cephesini durdurmak olduğuna dair mesajlar gönderildi.

israilin saldırıyı desteklediği ve direnişin çalışmalarını durdurma çabası resmi makamlara gönderilen mesajlarda açıkça görülmektedir.

Düşman hükümetine ve düşman ordusuna Gazze'deki savaş durana kadar Lübnan cephesinin durmayacağını söylüyoruz ve bunu daha önce de söyledik.

Fedakârlıklara, şehitlere ve tüm sonuçlara rağmen direniş Gazze ve Batı Şeria halkına yardım etmekten vazgeçmeyecektir.

Direniş'in tüm pozisyonlarına bağlı kalması, İsrail düşmanının hedeflerine ulaşamadığı anlamına geliyor.

Düşman, direniş liderliği üzerinde baskı kurmak için geniş çaplı bombalamalarla direniş ortamını vurmaya, onu tüketmeye ve zayıflatmaya çalıştı.

Düşman, direnişin yapısında kaos yaratmak için komuta ve kontrol sistemini vurmak istedi ve bu tek bir an bile gerçekleşmedi.

Büyük çaplı bombalamalar direnişin yapısını etkilemedi ve herhangi bir askerî harekât beklentisiyle sahada hazırlık seviyesi yüksekti.

Direnişin yapısı büyük ve uyumludur ve düşman, yaşananların komuta sistemini veya cephelerdeki varlığı etkilemediğini bilmelidir.

Düşman teknolojik istihbaratta üstün olduğunu düşünüyor, ancak bombalamalarla yaptığı şey son derece aptalca bir seviyede olduğunu ortaya koydu.

israil kuzeyde bir tırmanıştan bahsediyor ve bazıları tam ölçekli bir savaştan söz ediyor

Netanyahu ve Gallant'a söylüyorum, kuzeyi yeniden dolduramayacaksınız ve bu aramızdaki meydan okumadır.

İnsanları kendi bölgelerine geri getirmenin tek yolu Gazze ve Batı Şeria'ya yönelik saldırıyı durdurmaktır

Yapmak üzere olduğunuz tırmanış bu insanların kuzeye dönmesini engelleyecek, tam tersi olacak.

Lübnan toprakları içinde bir güvenlik kuşağı oluşturmaktan bahsediyorlar ve biz de bunu denemelerini diliyoruz.

Lübnan topraklarına herhangi bir giriş, savaş üzerinde büyük etkileri olacak tarihi bir fırsattır.

Topraklarımızda güvenlik kuşağı oluşturma girişimi oradaki direnişi etkisiz hale getirmeyecek, aksine bu kuşağı orduları için bir tuzağa ve cehenneme dönüştürecektir.

Salı ve çarşamba günü yaşananlar adil bir cezalandırma ve sert bir hesaplaşma ile karşılanacak, zaman veya yer hakkında konuşmayacağım.

Haberler duyduklarınız değil, göreceklerinizdir, çünkü yüzleşmenin en hassas, hassas ve derin kısmındayız.

Netanyahu, Gallant, Ben-Gvir ve Smotrich aptalca liderlikleriyle varlıklarını uçuruma sürüklüyorlar."  (İLKHA)

Kaynak: ilkha