Filistin'de işgal rejiminin 9 aydır gerçekleştirdiği katliama tepkiler sürüyor. Cuma namazı çıkışında Şırnak merkezde bulunan Hz. Bilal Cami önünde bir araya gelen halk, katliama tepki gösterdi.

Katil rejim 64'ü çocuk ve kadın 112 Filistinliyi şehid etti Katil rejim 64'ü çocuk ve kadın 112 Filistinliyi şehid etti

Basın açıklamasını topluluk adına Osman Ertaş okudu. Ertaş yapılan katliamlara sessiz kalınmaması gerektiğine vurgu yaptı.

 "Siyonist barbarlar, Moğol ve Haçlıların güncel versiyonudur"

Basın açıklamasına "Kâfir ve zalim siyonist işgalciler, güçlü değildir. Onları güçlü gösteren Müslümanım diyen gaflet içindeki insanların halidir." ifadeleriyle başlayan Ertaş, "Hayatı ve ölümü yaratan, kâfirleri ve zalimleri kahredecek Allah’ın adıyla. Yeryüzü, insan ile anlamlı varlık kazandı. İnsan, imtihanın muhatabıdır. İmtihan ise Allah’ı tanımak ancak Allah’a kulluk etmek ve adaletli olabilmeyi başarmaktır. Bu çerçevede Zariyat suresi, 56'ncı ayette Allah, "Ben, cinleri ve insanları ancak bana kulluk etsinler diye yarattım." buyuruyor. Mülk suresi 2'nci ayette ise "Hanginizin davranışça daha iyi olduğunu denemek için ölümü ve hayatı yaratan O’dur." buyruluyor. Bu manada insan, varlığının anlamını yitirdiğinde veya bunu unuttuğunda muhakkak azgınlaşır, zalim olur. İşte başta siyonist Yahudiler ve destekçileri, yeryüzünde azgınlaşanların, zalimlerin ve kâfirlerin başında gelmektedir. Yeryüzünde âlemlerin Rabbine kul olmak ve adaleti sağlamak yerine fitne çıkaran, nesilleri yok eden, zalimlikleriyle övünen herkes ve 9 aydır Gazze şehrinde bin bir çeşit vahşeti yaşatan siyonist işgal çeteleri, muhakkak ilanihaye mağlup olacak ve kahru perişan edilecektir. Zira Allah, kâfirleri mutlaka perişan edecektir. Şeytani kapitalist sömürü düzeninin başını çeken ABD'nin her çeşit desteğiyle daha acımasız hareket edip Gazze’de aylardır katliamlarını sürdüren siyonist barbarlar; katildir, canidir, modern çağın Moğol ve Haçlı vahşetinin İslam ümmetine musallat olmuş, güncel versiyonudur.  Siyonist işgal rejiminin insanlığa ihaneti ve vahşeti ortadadır. Hal böyleyken ey Müslümanlar, ey insanlar! 'Sakın zalimlere/zulmedenlere meyletmeyin yoksa onları yakacak ateş size de dokunur (sonra yardımda göremezsiniz) (Hûd/113.).'  Bilinsin ki siyonist işgal rejimi, ABD ve bilumum siyonist firmaların ürünlerini boykot etmeyenler, onların ürünlerini tüketenler zalimlere meyletmiştir. Ey bu durumda bulunan insan! Gafletten uyan, katliamcı siyonist ve ABD’nin çemberinden çık. Aksi halde muhakkak akıbetin zelil olacaktır.  Kâfir ve zalim siyonist işgalciler, güçlü değildir. Onları güçlü gösteren Müslümanım diyen gaflet içindeki insanların halidir.  Rabbimiz Allah uyarıyor: 'Ey iman edenler! Yahudi ve Hristiyanları dost edinmeyin. Onlar birbirlerinin dostudurlar. Sizden her kim onları dost edinirse muhakkak ki o da onlardandır. (Mâide/51.)' Müslümanlar kardeştir. Zalim, soykırımcı siyonistlerin zulmüne karşı, Müslüman kardeşini yalnız bırakmana sebep nedir? Siyonist işgalciler ve haydut ABD’yi boykot etmeni engelleyen nedir." ifadelerini kullandı.

"Ahiret yurdunu hafife alanlar; kendi savaşını vermemiş birer mağluptur"

Zaferlerin önce yüreklerde başladığını belirten Ertaş "Şu dünya yaşamı her insan için bir sınanma diyarıdır. Ve muhakkak her canlı ölümü tadacaktır. Küreselleşen dünyada zevk yaşamı içindeki yuvarlanmalar, aldanmalar hakikati değiştirmez. Karanlıklar, gerçeğe gözünü kapatanlar içindir. İslami kimliğin ve bilincin idrakinde olanlar, 'Andolsun ki sizi biraz korku ve açlıkla; mallardan, canlardan ve ürünlerden eksiltmekle sınayacağız. Sabredenleri müjdele! (Bakara/155.)' hakikatini unutmaz. Siyonist ve emperyalist ABD zalimliğine karşı Gazze halkı ve İslami direnişi, bu bilinçtedir. Dünyaya ebedilik gömleği giydirip gözleri kamaşan, ahiret yurdunu hafife alanlar; kendi savaşını vermemiş birer mağluptur. Unutmayalım ki zaferler önce yüreklerde başlar. 'Ben ne edebilirim ki ?' demek acizliktir. Herkesin yapacağı şeyler vardır. Zaferler sadece dünyalık gözlerde değildir. Ahireti kaybedenler en büyük mağluplardır. Gazze’de aylardır vahşete imza atan siyonist işgal ordusu ve ABD yönetimi, birer pislik ve en büyük mağlupturlar. Gazze halkı ve İslami direnişi, tüm Müslümanlar ve insanlık ailesinin her onurlu ferdi tarafından desteklenmeye, sahiplenilmeye devam edilmelidir. Siyonist-emperyalist vahşet, mahkûm edilmelidir. Her platformda gündem edilmelidir. Çocukların, kadınların, annelerin, babaların, torunların ölümleri-katledilmeleri normal görülmemelidir. Bu vahşete karşı tanıklık eden insanların suskunluğu onlar için vicdani ölüm ve fikri köleliktir. Soykırımlara, katliamlara karşı dini, mezhebi, etnik, cinsiyet, aidiyet, mensubiyet farkı gözetmeden her tür tepki ortaya konmalıdır. Gazze’nin can damarı hükmündeki Refah Sınır Kapısı'nın açılması için Birleşmiş Milletler, İslam İş Birliği Teşkilatı ve diğer duyarlı ülkeler, Mısır üzerinde baskıları arttırmalıdır. Gazze’deki katliamlar ve bombardımanlar nedeniyle büyük bir insani felaket yaşanmaktadır. İnsanlık bu kadar zelil ve rezil olmamıştır. Kuvvet ve sayıca nice az topluluklar çok olanları mağlup etmiştir. Tıpkı Bedir'de olduğu gibi inşallah Gazze, Kudüs ve Filistin'in her karış toprağı HAMAS'ın ve direniş gruplarının galibiyetiyle sonuçlanacaktır." dedi.

"Gazze'deki direnişe destek vermek imani görevdir"

Şırnak halkı olarak meydanlarda olmaya devam edeceklerini belirten Peygamber Sevdalıları gönüllüsü Selman Akman ise "Şırnak halkı olarak 9 aydan beri süren Gazze'deki direnişe destek vermek amacıyla yapılan etkinliklere katılıyoruz. Allah-u Teâlâ herkese gücü nispetinde imtihanlar yüklüyor. Bizim de imtihanımız bu şekilde. Müslüman kardeşlerimize destek ve onların sesi olmaya çalışıyoruz. israilin yaptığı katliamlara karşı ses çıkarmak için her Müslümanın bir şeyler yapması gerekiyor. Şuan bizim elimizden de basın açıklamaları geliyor. Meydanlarda olmaya çalışıyoruz. Gazze'deki direnişe destek vermek Müslümanlar olarak bizlerin imani görevi, insani olarak ta bizlerin vicdani görevidir. İnşallah elimizden geldiği kadar bu direnişe ve bu katliama karşı ses vermeye devam edeceğiz." dedi. (İLKHA)

 

Kaynak: ilkha