siyonist rejimin 7 Ekim 2023'ten bu yana sürdürdüğü saldırılarda Gazze'de hayatını kaybedenlerin sayısı 70 bin 669'a ulaştı; şehitlerin büyük bölümünü çocuklar ve kadınlar oluşturuyor.

Mardin Mil Diyanet-Sen Başkanı Ramazan Taş, günlük hayatın temposu ve dijital gündemin sürekli değişmesiyle ne yazık ki Gazze'nin gündemden düştüğünü veya düşürüldüğünü aktardı.

Bu tür gündem değişikliğinin ümmet bilincini zayıflattığını belirten Taş, Gazze'de yaşananları dünyaya duyurmak ve kalıcı bir bilinç oluşturmak için dijital farkındalığın sorumluluğa dönüşmesi gerektiğini vurguladı.

Dijital çağda ümmet bilincine dikkat çeken Taş, "Günlük hayatın temposu ve dijital gündemin sürekli değişmesi, ne yazık ki ümmet bilincini yüzeyselleştiriyor. İnsanlar çok fazla bilgiye maruz kalıyor ancak bu bilgi kalıcı bir duyarlılığa dönüşemiyor. Bir gün Gazze, ertesi gün başka bir gündem derken acılar hızla tüketiliyor. Bu da ümmet bilincini zayıflatan önemli bir etken haline geliyor. Dijital çağda ümmet bilincinin tamamen kaybolduğunu söyleyemeyiz. Aksine dijital mecralar doğru kullanıldığında ümmet bilincini canlı tutma potansiyeline sahip. Ancak sorun, bu alanların çoğu zaman duyarlılığı derinleştirmek yerine anlık tepkiler üretmesi. Kalıcı bir bilinç için dijital farkındalığın sorumluluğa dönüşmesi gerekiyor." ifadelerini kullandı.

"Gazze, gündemde sıradan bir haber haline gelebiliyorsa, ciddi bir bilinç sorunu var demektir"

Gazze’de yaşananların tüm ümmet meselesi olduğunu ifade eden Taş, "Gazze, ümmet bilincinin samimiyetle sınandığı bir yerdir. Orada yaşanan zulüm, sadece bir coğrafyanın değil tüm ümmetin meselesidir. Gazze denildiği zaman sadece bunu bir coğrafi bölge ile sınırlandırmamalıyız. Gazze, yeryüzünde bulunan bütün Müslümanların ortak acısı ve kederidir. Dolayısıyla Gazze'de yaşananlar tüm insanlığın acı çektiği bir durumdur. Ancak bu acı, zamanla dijital gündemin içinde sıradan bir haber haline gelebiliyorsa, burada ciddi bir bilinç sorunu var demektir. Muhakkak Gazze'yi gündemden düşürmememiz gerekiyor. Gazze'nin acısını günlük hayatımızda yaşamalıyız." şeklinde konuştu.

Taş, ümmet bilincin kazanılması için yapılması gerekenleri hatırlatarak, "Ümmet bilinci, sadece üzülmekle değil; hatırlamak, dua etmek, destek olmak, Kur'an-ı Kerim'in çizgisinde olmak, ibadetlerimize yoğunlaşmak ve unutmamakla güçlenir. Gazze’yi gündemden düşürmemek, bilinçli paylaşım yapmak ve bireysel sorumluluklarımızı yerine getirmek bu bilincin diri kalmasını sağlar. Bireysel olarak bu bilinci aile fertlerimize, çocuklarımıza hissetmek onlara da bu bilinci aşılamak için bir araya gelip Müslümanların kanayan yarası olan Gazze ile ilgili bilinmesi gerekenler hakkında bilinçlendirilmelidir. Gazze'deki acıyı hissetmeliyiz ki ümmet bilinci oluşsun." dedi.

"Ümmet bilinci noktasında hem çocuklarımızı hem de eğitimcilerimizi eğitmeliyiz"

Dijital medyanın insanı bireyselleştirdiği gibi ümmet bilincini de zayıflattığını aktaran Taş, şu ifadeleri kullandı:

Bakan Bayraktar'dan Rusya ve Pakistan'la "enerji iş birliği" mesajları
Bakan Bayraktar'dan Rusya ve Pakistan'la "enerji iş birliği" mesajları
İçeriği Görüntüle

"Malum olduğu üzere dijital medya, insanı bireyselleştirdiği gibi sadece kendi alanıyla ilgili uygulamalarla zaman geçiriliyor. Oysa ümmet denildiği zaman dünyanın öbür ucunda olan bir Müslüman varsa ve o Müslüman zulüm altındaysa bu İslam ümmetinin ortak acısı olur. Bu acı genele yayıldığı zaman hafifler. Tevhid bayrağı altında birleşen bütün İslam ümmeti, ümmet bilinciyle hareket ettiği zaman eziyet gören Gazze olsun Sudan olsun Doğu Türkistan olsun bütün İslam beldelerinin kurtuluşu demektir. Dolayısıyla ümmet bilinci noktasında hem çocuklarımızı hem de eğitimcilerimizi eğitmeliyiz. Özellikle boykot bilincini çocuklarımıza iyice belletmeliyiz. Dolayısıyla Müslümanların boykot konusunda daha duyarlı olmasını temenni ediyorum." (İLKHA)

Kaynak: İLKHA