İnfertilite, çiftlerin hem kadın hem erkek tarafında ortaya çıkabilen bir sağlık sorunudur. Son yıllarda erkek kısırlığında artış gözlemlenirken, bu durumun yaşam tarzı ve çevresel faktörlerle yakından ilişkili olduğu görülüyor. Sigara ve alkol kullanımı, düzensiz beslenme ve hormon içeren desteklerin sıvının üretimi ve kalitesini olumsuz etkilediği uzmanlar tarafından vurgulanıyor. Erken teşhis ve doğru önlemlerle bu riskler azaltılabiliyor.

Üroloji Uzmanı Op. Dr. Levent Özçakır, İLKHA muhabirine yaptığı açıklamada, infertilitenin hem kadın hem erkek kaynaklı olabileceğini belirterek, özellikle erkeklerde kısırlığın yaşam tarzı ve çevresel etkenlerden ciddi şekilde etkilendiğini söyledi.

"İnfertilite, çiftlerde yarısı kadına, yarısı da erkeğe ait faktörlerden oluşuyor"

Çiftlerin bir yıllık düzenli bir ilişkiye rağmen gebelik elde edilememesi durumuna infertilite (kısırlık) meydana geldiğini söyleyen Özçakır, " İnfertilite, çiftlerde yarısı kadına, yarısı da erkeğe ait faktörlerden oluşuyor. Her ikisinden kaynaklı olabilecek gebeliğin gerçekleşmeme durumu da olabiliyor. Erkeklerle olan kısmı üroloji uzmanları değerlendiriyor. Bu tür durumlarda öncelikle hastanın bir öz geçmişini dinlemek, daha sonra yapılacak fizik muayene ve ardından bir semen analizi gerekecektir. Semen analizinin iyi bir sonuç vermesi için 2-5 gün arasından numune alınması uygundur." dedi.

"Günümüzde erkek infertilitesinde çok daha fazla karşılaşmaya başlandı"

Günümüzde erkek infertilitesinde çok daha fazla karşılaşmaya başlandığını vurgulayan Özçakır,  "Beslenme düzeninin iyi olmaması, besin kaynaklarının doğal olmaması, çevresel faktörlerin etkili olması, şehir yaşantısı ve hareketliliğin az olması gibi durumlar etkiliyor. Özellikle sigara tüketimi kısırlığı çok etkiliyor. Sigara, sperm hareketlerini en çok bozan faktörlerden birisidir. Alkol ve bazı ilaçların kullanımı da kısırlığı etkileyen faktörlerdendir. Kişilerin vücut geliştirme adına kullandıkları bazı hormonlu ilaçlar tamamen vücudun hormon dengesini bozuyor ve kısırlık olarak karşımıza çıkıyor." diye belirtti.

"Bazı hastalarda semen analizlerinde hiç sıvı meydana gelmiyor"

2050 alarmı: Kanser ölümleri neredeyse iki katına çıkabilir
2050 alarmı: Kanser ölümleri neredeyse iki katına çıkabilir
İçeriği Görüntüle

Bazı hastalarda semen analizlerinde hiç sıvı meydana gelmediğini ifadelerini kullanan Özçakır, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Bu durumda tedavileri zor ve meşakkatli oluyor. Eğer gerekli ilaç tedavilerine rağmen yine bir sıvı çıkışı olmuyorsa, son olarak mikro TESE ameliyatı yapılması gerekecektir. Mikroskobik olarak testisinden sıvı elde etme ameliyatıdır. Ameliyatta sıvı bulunursa, direkt dondurma işlemi yapılabilir. Daha sonrasında aile tüp bebeğe geçebilir." diye konuştu. (İLKHA)

Kaynak: İLKHA